Sevdiği İşi Yapmalı....
Merhaba. Saat bayağı geç oldu, the big bang theory
izliyordum, sonra geçenlerde duyduğum bir haber geldi aklıma. Çağımızın en
büyük hastalığı işkoliklikmiş. Sadece ülkemizde değil (ülkemizde yazarken birkaç
saniye duraksadım ya bu başlı başına bir kitap olacak) tüm dünyada büyük
sıkıntı haline gelmiş. İnsanlar yaptıkları işten dolayı hayatın diğer
zevklerini ihmal eder hatta reddeder görmezden gelir hale gelmişler. Bir çok
etken saydılar mantıklı gelebilir. Başarı hırsı para, kapitalist düzenin
getirdiği baskılar vs. Kiminle konuşsam işiyle alakalı şikayet içerisinde. Hiçkimse
yaptığı işten memnun değil. Hayatın bizleri beklenmedik zamanda bir tarafa
yönlendirmesiyle sürüklendiğimiz o taraf belki de bizim yada benim
şikayetlerimi ortadan kaldırmama bir fırsat sunduğu söylenebilir. Zorunluluklardan
dolayı dünyanın şu anki yaşadığımız bir hale geldiğini düşünürsek insanın
hayatı hali hazırda zorunluluklarla yönetiliyor. İnsanlar zorunlu olduğu için
yerleşik hayata geçip şehirler kurdular. Zorunluluklardan dolayı keşifler bulup
geliştiler. Zorunluluklardan dolayı etkileşim halinde olma ihtiyacı duydular. Hala
öküze vurulmuş gemle üretilmiş buğdaydan yapılmış unla ekmek yapılmıyorsan
zorunluklardan dolayı oluşmuştur. İnanlar daha hızlı üretim yapmak zorunda
kalmışlar. Teknoloji ve şu anki modern dünya zorunluklardan dolayı bu hale
gelmiş. Ben de aslında bir nebze demek isterdim ama tamamıyla zorunluluklardan
dolayı sevdiğim işi yapma fırsatına sürüklendim. İş koliklik bir hastalık
deniyor ama kaç kişi acaba sevdiği işi yapıyor. Tanıdığım kimse yok açıkçası. Bilinmez
bir yol bile olsa günlerdir koruyucu meleğimle almış olduğumuz kararın heyecanı
içerisindeyim. Çocukluk hayallerimden birisinin gerçekleşmesi için çaba sarf
ederken, henüz başlamadan bile yapılması gereken, düşünüp planlanması ve
tasarlanması gereken bir sürü detayla boğuşmak bile inanılmaz keyif veriyor
hali hazırda bana. Tahtakalenin hengamesi içinde türlü seslerle dolu gürültünün
arasında gezinmek, sevdiğin işi yapmak için ihtiyacın olan malzemeleri tedarik
edebilmeye çalışmak, henüz tam anlamıyla neye ihtiyaç duyduğumu bilmediğin,
ihtiyaç duyduğumun kalitesiyle alakalı bir fikir sahibi olmadığım, yapmak
istediğin sevdiğin işin sadece %30 una hakim olduğum halde yani hayatımda ilk
kez herhangi bir şeyde yeni olmaktan dahi keyif alıyorum. Saatlerce tekrar
tekrar yazılar okumak, sevdiğin işin bir fizik formülü gibi tek bir doğrusunun
olmadığını keşfetmek, hangisinin doğruya en yakın olduğunu anlayabilmek için
defalarca bir çok video izlemek bile keyif veriyor bana. Yaptığım işlerden
keyif almadığım anlamı da çıkmamalı geçmişte ama şu anki sahip olduğum heyecana
ulaştıramadığını rahatlıkla söyleyebilirim, ki bu yaptığım işlerden bir tanesi
de ülkeye rus turist getiren bir seyahat acentesinde, rus turistleri tekne yada
night club turunu çıkartmakta var. Durum tespitinden ziyade yazdıklarımda bir
nebze insanları yönlendirmeye de çalışıyorum. Yaptığımız işi sevmesek bile,
sevdiğimiz şeyi yaptığımız işin içine katmayı deneyebiliriz belki de. İşimize değilse
bile hayatımıza adapte edersek şayet sevdiğimiz şeyleri, bence yaşam
kalitemizde o ölçüde artacaktır. Bunun için ek bir bütçeye yada extra
birşeylere ihtiyacımız olduğunu düşünmüyorum. Polisiye durumları seven bir
bankacı, bankaya gelen insanların profilini sadece zihninde polis gibi düşünüp
onları değerlendirdiğinde belki de yaptığı işten daha fazla zevk alacaktır. Yada
ahşap sanatına ilgi duyan bir polis gittiği yerlerdeki ahşap işçiliklerinin
detaylarını inceleme fırsatı bulunduğunda bunu düşündüğünde hissettiğinde,
yaptığı işi sevecektir. Bilgisayar başında makale yazmak zorunda olan aşçılık
meraklısı bir kişide masa üstü resmini güzel bir mutfak yaparsa daha keyfli
yazar yazısını. Toprakla uğraşmaya düşkün bir doktor muayene ettiği hastanın
toprakla uğraşmaktan nasırlaşmış ellerine bakarak zevk alabilir. En güzeli
elbette sevdiğiniz işi yapabilmek ama hayat henüz sizi zorlamadıysa benim gibi,
hayatınıza sevdiğiniz şeyleri katın. Zor değil. Yapabilirsiniz. İyi geceler
hepinize.
Yorumlar
Yorum Gönder